ıssız adam

sinemadan iğrenmek için başlı başına yeterli bir film.

dünyanın en sikimsonik filmi.

sadece müziklerini beğendiğim film.

yüz kaslarımda en ufak bir oynama yaratamayan film.

issız adam yoktur benim gibi bir ilişkiyi bombok eder sonra yalnızlığı ve pismanligiyla yaşar.

(bkz: sikimsonik filmler)

ayrılık sahnesinde yere dökülen sarmalar beni en çok etkileyen sahneydi.duygusal bir çöküntüye yol açtı o sahne bende,babaannemin bana yaprak sarma sardığı ve bol ekmekle yedirdiği eski yıllara dönüş yaptım o sahne sayesinde.

zibilyon yıl önce youtube'daki bir videosunun altına olumsuz bir yorum yapmıştım. filmin fanları beni oracıkta infaz etmişlerdi. ahsjakksşaşldka

Geçen ablamla konuşurken laf arasında geçirdiği filmdi. Dedim ben bu filmi hiç izlemedim izleyeyim bari. Sinema olarak hakkaten kötü bir film ama kötü işlese de ele aldığı mesele önemli bir mesele bence. İyi işlenememiş sadece. Öyle bir sıkıntısı var. Bir de 10 senede güzellik standartlarımız ne kadar da değişmiş ya. Melis Birkan'ı izlerken bunu fark ettim. Şimdi böyle bir filmde böyle bir kadını "güzel kadın başrol" kontenjanında siksen oynatmazlar. Tuhaf, gerçekten tuhaf bir erkeklik problemini işlemeye çalışmasıyla dikkatimi çekti. "Ada ben ayrılmak istiyorum" geyiğinin de kaynağını öğrenmiş olduk biraz gecikmeli de olsa. Bir de izlediğim korsan sitede bir yorum gördüm, filmi beğenmeyen Z kuşağına sallamış bir abimiz ve ardından bir yorumda bulunmuş, adamın bu yorumu beni baya düşündürdü. demiş ki "ben sırf ıssız adam olurum korkusuyla evlendim arkadaşlar. Bu film beni evlenmeye teşvik etti ve bizim jenerasyonda böyle büyük bir etkisi var z kuşağı filmin kıymetini bu yüzden iyi anlayamaz" falan demiş. Katılıyorum. Öyle bir etkisi olabilecek bir film gerçekten.

"Karda donmak üzeresin, uyumak tatlı geliyor ama sen öldüğünün farkında değilsin."